Ramazan öncesinde ve sırasında orucun faydalarına ilişkin onlarca güzel şeyler yazılır, çizilir. Herkes uzmanlık alanına göre değişik bilgiler verir. Din bilginleri orucun manevi yararlarını, doktorlar da sağlık açısından faydalarını anlatır. Ramazan’da oruca bağlı, suçlarda azalma olduğu yönünde de emniyet güçlerince istatistiki veriler ortaya konur.

Orucun çok farkı bir faydasını ortaya koyan yaşanmış bir hikaye var;
Çine’nin bir köyünde 6- 7 yaşlarında bir erkek çocuk, inekleri otlağa götürürken bir yandan da salya sümük, hüngür hüngür ağlıyormuş. Onu gören orta yaşlı bir kadın, “Oğlum niye ağlıyorsun, ne oldu?” diye sormuş. “Bu sabah oruç tutmak istiyordum. Annem ve babam beni sahura kaldırmadılar ve tutamadım, o yüzden ağlıyorum” diyen çocuğa, kadın, “Sen daha çok küçüksün, büyüyünce tutarsın” diye teskin edip, başını okşadıktan sonra ayrılmış. Yıllar sonra bu çocuk büyümüş ve evlilik çağına gelmiş. Evlenmek istediği kızı istetmiş. Kızın ailesi, konuyu istişare ederken anneannesi söze girmiş, “Kızı verelim. Ben o oğlanı çok severim. Daha 6- 7 yaşında iken anne- babası sahura kaldırmadığı için, oruç tutamadığına ne denli üzüldüğünü hiç unutmam” demiş ve kızı vermişler. Kızın o oğlana verilmesinde küçük yaşta oruç tutma isteği ile ilgili müstakbel anneannesi ile yaşadığı hadise bir hayli etkili olmuş. Oğlan da, oruç tutma isteğinin dünyevi anlamda da büyük faydasını görmüş…

Torununun, 6- 7 yaşında oruç tutmak için ağlayan oğlana verilmesini destekleyen o kadın, kızım Gülce’nin anneannesinin annesi olur…

Hayırlı Ramazanlar…