Her mesleğin mutlaka bir gücü ve yaptırımı vardır. Ama önemli olan o mesleği icra edenlerin meslekten aldıkları değil mesleğe verdikleri güçtür. O yüzden insanları, ‘işine güç verenler’ ve ‘işinden güç alanlar’ şeklinden ikiye ayırıyorum. İşine güç verenlere yönelikte pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Biz gazeteciler de siyasetçiler, bürokratlar ve sivil toplum örgütlerinin yöneticileri gibi kamu görevi yapıyoruz. Yani halk adına halkın haber alma hakkı için çalışıyoruz. Bu mesleğin de büyük bir gücü var ama az sayıda fedakâr meslektaşımız dışında birçok kişi bu işten güç alarak kendi işini yürütmenin ve hedeflerini yakalamanın peşinde koşuyor. “Allah bizleri işinden güç alan adamlar olmayı nasip etmesin” diye sürekli dua ediyorum. Hangi meslekten olursa olsun işinden güç alanlarla asla işimiz olmayacağının da bilinmesini istiyorum.
En çok da kamusal yetkilerini kişisel kinleri için rahatça kullanabilenlere kızıyorum. Uzun uzun düşündükten sonra da böyleleri için, “Kişisel kini ve öfkesi için yetkisini kolayca kullanabilenler acaba kişisel çıkar ve menfaatleri için neler yapmıyordur?” diye soruyorum. Bencil düşüncelerle ne toplumun ne de bencillerin mutlu olacağına inanmıyorum, inanmayın.
TARAFSIZLIK
Biz gazeteciler için en çok kullanılan kelimelerin başında geliyor, ‘Tarafsızlık’ ve herkes bizi işine geldiği şekilde tarafsız olmaya davet ediyor. Açık söylemem gerekirse tarafsız gazeteci olmadığını düşünüyorum. Etten, kemikten yaratılan, herkes gibi aklı olan ve üstüne ekmeğini fikir üreterek kazanan her bir gazetecinin mutlaka tarafı olduğu, desteklediği bir siyasi parti, spor kulübü v.s. olduğu kanaatindeyim. Gazetecilerden tarafsız olmalarından ziyade objektif haber yapmalarını beklemenin daha doğru olacağını düşünüyorum. Konu tarafsızlıktan açılmışken Emin Toker isimli bir okurumuzun mail yoluyla gönderdiği, Eşref Dirik isimli okurumuzun da Facebook aracılığıyla ilettiği bizimle ilgili iki eleştiriyi de sizlerle paylaşmak istiyorum.
- Eşref Dirik, “Eminciğim Çine’de AKP’den başka parti yok mu, ben şahsen çok merak ediyorum”
- Emin Toker “Merhaba Emin bey, kolay gelsin. Yaklaşık bir aydır çalışmalarınızı izliyorum. Bir Çineli olarak sizi tarafsız olmaya davet ediyorum. Çine’de başka parti yok mu ya sürekli CHP propagandası yapıyorsunuz.”
TEŞEKKÜR
Merhum meslektaşlarımız için, “Lokma Günü” geleneği başlatan ve ilkini 5 yıl önce vefat eden Yalçın Ata ağabeyimizin ölüm yıldönümünde gerçekleştiren Aydın Gazeteciler Cemiyeti’ne sonsuz teşekkür ediyorum. Kaybettiğimiz meslektaşlarımız için böylesine güzel bir hadiseye imza atan cemiyet yöneticilerinin faal meslektaşlarımız için de yapabileceği çok şeyler olduğuna inanıyorum. Bunun için gücünü temsil ettikleri kesimden almaları yeterli olacaktır.
NE DUYMAK İSTİYORSUNUZ?
Seçim arifesinde seçimden ve adaylardan bahsetmek de istiyorum. Kimin Aydın’dan ne kadar oy alacağını, kimlerin milletvekili olacağını rahatça söyleyebilirim. Ama önce siz bana ne duymak istediğinizi iletmelisiniz. Çünkü bu günlerde herkes duymak istediğinin söylenmesini bekliyor. Sizin parti birinci olacak ve Aydın’da milletvekili dağılımı da 4-2-1 şeklinde gerçekleşecek. 5’i çıkarma ihtimalinizde çok yüksek. Umarım mutlu olmuşsunuzdur. :)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.