• 28 Aralık 2011, Çarşamba

Anne- Çocuk İletişimi

Çocuğun ilk seveceği kişi ve ilk ilişki kurduğu insan annesidir Anne ile çocuk arasında tamamen özel bir ilişki vardır. Bebek henüz dış dünya ile kendini ayırt edemez. Çocuğun bu ilişkiyi tek annesi ile kurduğu ve onun varlığı içinde yer aldığı söylenebilir. Anne, çocuk için bir takım deneyimler oluşturur. Çocuk gereksinimlerini karşılamayı, çeşitli durumlarda bir anlam bulmayı öğrenir ve kendini tanıma fırsatı bulur. Bebek için annesi, varlığın temel öğesi ve yaşamda yol göstericisidir. Hamilelik sürecinde başlayan anne-bebek ilişkisi, doğumdan sonra fiziksel temas ve beslenme yoluyla daha da gelişerek ömür boyu sürecek bir iletişim haline gelir.

Anne çocuk iletişimi annenin çocuğa verdiği şeylere, onu yaşama hazırlamasına, beslenmesine ve özen göstermesine bağlıdır. Annenin çocuğunu beslemesinin, ilgilenmesinin ve onu hayata hazırlamasının çocukta sevgi ve güven duygusunu oluşturur. Annenin kokusu, vücut ısısı, sesi ve bakışları çocukla aralarındaki bağı güçlendirir. Bu duygulardan yoksun büyüyen çocuk, bir yetişkin olduğunda çeşitli ruhsal sorunlarla karşılaşabilir. Özellikle 0–3 yaş arası anne-bebek ilişkisi, çocuğun ruhsal hayatının ve özgüven duygusunun temelini oluşturur. Anne, çocuk için, içinde yaşanılan dünyanın yorumlanmasında ve toplumun temsil edilmesinde öncü ve ilk örnektir. Çocuk annesinin gözetimi ve denetimi altında, yakın çevresini ve her şeyin anlamını keşfeder. Annesinin hareketlerini ve etkinliklerini izleyerek nasıl davranacağını ve yaşanılacağını öğrenir. Böylece ilk ortak yaşam, özdeşleşme ve taklitle sürer. Çocuk ilk bilgilerini annesinden edinir. Ana dilini keşfedilmesi anne ile başlar. Anne çocuk ilişkisi çocuğu iletişim yeteneğini gelişmesinde etkilidir. Dil ve iletişim sayesinde çocuk yeni kavramlar edinerek soyut kavram ile ilişkileri öğrenir. Çocuk otoriteyi de ilk kez annesi aracılığı ile tanır.

Bebeklik döneminde anneye bağımlı olan çocuk, 4–5 yaşlarından itibaren “birey” olmayı keşfeder ve bu dönemde annenin davranışlarının da değişmesi kaçınılmazdır. Dünyaya gözünü açar açmaz size güvenen çocuğunuzun anlattıklarını sabırla dinleyin ve sorularını kesinlikle cevapsız bırakmayın. Çocuğunuzun odasına girerken kapıyı çalmanız, onun da aynı şekilde davranması konusunda size söz hakkı sağlar. Böyle küçük detaylara dikkat ederek çocuğunuzun özel hayata saygı kavramını geliştirebilirsiniz. Çocuğunuz ‘’hayır’’ dediğinizde sinir krizleri geçiriyorsa sakin, yumuşak ama kararlı bir biçimde ona açıklama yapın.

Sağlıklı bir anne-çocuk ilişkisinin temeli, annenin ruh sağlığı ve çocuğa karşı davranışlarına bağlı olduğunu sakın unutmayın.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.


Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.