• 18 Ocak 2012, Çarşamba

Okul öncesi çocuklarda çalma davranışı

Çalma davranışı, insanın kendine ait olmayan bir eşyayı izinsiz olarak alıp ona sahip olmasıdır. Çalma davranışı anne ve babaların çok korktukları ve çocuklarında gördüklerinde telaşa ve paniğe neden olan ve önlenmediğinde gerçekten tehlikeli olan bir davranış bozukluğudur. Çoğu çocuk belirli yaş dönemlerinde başkalarının eşyalarını izinsiz alıp kullanabilirler. Çocuk beş yaşından küçükse, bu davranışı hırsızlık olarak değerlendiremeyiz. Çocuğun yaşı küçük olduğundan dolayı bu davranış masum bir durum olarak görülebilir. Masum olarak görülebilir ancak bir önlem alınmadığı halde ileride istenmeyen durumlarla karşılaşmanız mümkündür.

Okul öncesi dönemde, genellikle 7-8 yaşlarına kadar görülen izinsiz eşya alma davranışı, bir uyum ve davranış bozukluğu olan 'çalma davranışı' olarak kabul edilmez. Çalma davranışının bir uyum ve davranış bozukluğu olarak ele alınabilmesi için; çocuğun ilkokul çağına gelmiş olması gerekir.
  
3-6 yaşları arasındaki çocuklar, gittikleri evlerde veya kreşte arkadaşlarında gördükleri objeleri ve oyuncakları almakta sakınca görmezler. Çocuğun bu davranışının altında yatan neden, beğendiği nesneyi yanında bulundurmaya çalışmaktan öte bir şey değildir. Okul öncesi dönemde mülkiyet duygusu tam olarak gelişmediği için, çocuklar, başka birine ait bir eşyayı izinsiz olarak almanın kötü bir davranış olduğunu anlamakta güçlük çekerler. Örneğin 2 yaşındaki bir çocuk, benmerkezcidir; her şeyin kendisinin olduğunu ve çevresinde beğendiği ya da ihtiyaç duyduğu objeleri alabileceğini düşünür ya da izinsiz kullanır. Senin, benim, onun kavramlarını ayırt edemez. Bazen beğendiği oyuncakları ya da arkadaşının eşyasını alıp eve getirebilir Çocuk zamanla kendisinin olanla olmayanı ayırt etmeye başlar ama bencil tutumu uzun süre devam eder. 3-4 yaşlarında çocuk sormadan bir şeyin alınmayacağını bilir, ama karşı koyamaz. Bu yaşlardaki çocukların diğerlerinin eşyalarını alma davranışları çalma olarak kabul edilmez. 5-8 yaş döneminde çalma davranışı daha sık görülür. Bu dönemde gösterişli olan her şey hoşlarına gider. Birbirlerine ait olan kokulu silgileri, renkli kalemleri alabilirler. Çoğu çocuk izinsiz aldıkları nesnelere, “yolda buldum”, “arkadaşım verdi”, “kendim aldım” ya da “ödünç aldım” şeklinde açıklama getirebilirler.
  
Her çocuk nesnelere sahip olmanın anlamını ve başkalarına ait olan şeyleri alamayacağını öğrenmelidir. Bunu öğretmenin en iyi yolu, çocuğun kendisine ait eşyaları olmasını sağlamak  ve yeterince büyüyünce kendisine harçlık vermektir. Çocuğun ayrı odası ve çekmeceleri  olması da tercih edilecek bir durumdur. Çocukların temizlik, uyku gibi temel ihtiyaçlarına dikkat edilmeli, bu konuda çocuklar asla cezalandırılmamalıdır. Çocuk küçükse, izinsiz aldığında hırsızlık yaptığının farkında değildir. Çocuk bu yüzden cezalandırılmamalıdır ama yaptığının da doğru olmadığı anlatılmalıdır.“Bu eşya sana ait değil, senin olmasını istediğini anlayabiliyorum ama başkasına aitse izinsiz alman doğru değil” şeklinde bir açıklama getirilebilir. Böylece çocuk, başkalarının mülkiyet hakkına saygılı olmayı öğrenecektir. Ana babaların da çocuklarına iyi örnek olmak için başkalarına ait şeyleri izinsiz almamaları gerekir.
  
Okul çağlarında devam eden çalmalar üzerinde daha sık durulmalıdır. Çocuklar ve aile yönünden nedenler araştırılmalıdır. Bir şey çaldığında çocuk, hırsız damgası yemeden, şiddet uygulamadan, ağır suçlamalara maruz bırakılmadan, aldığının geri verilmesi en iyi çözümdür. Çocuk gereksiz yere suçlanmamış ama davranışı da onaylanmamış olacaktır. Yetişkinler,   çalınanlar için çocuklarına kızarsa bu onların sevilmedikleri ve yanlış anlaşıldıklarına yönelik inançlarını güçlendirir ve daha çok hırsızlık yapmalarına neden olabilir. Çalma eylemin çocuğun ilgi ve sevgi isteğine bir işaret olduğunu unutmayarak öfkeyi bir kenara bırakmak, çözüm bulma olasılığını arttıracaktır. Hırsızlık kriminal bir suça ya da patolojik bir soruna dönüşürse mutlaka bir uzmandan psikolojik yardım alınmalıdır. 
 


ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.


Bugün için kayıtlı nöbetçi eczane bilgisi bulunamadı.