Bu takım ruhunu kaybetmiş

Hafta sonu Çine Yüksel Yalova Stadında Çineli sporseverler hüsrana uğradı. İç sahadaki maçlarını Efeler’de Adnan Menderes Stadında oynayan Çine Madranspor, bu sezon ilk defa kendi saha ve seyircisi önünde oynadığı ilk maçı kaybetti. Maç öncesi herkes heyecanlıydı. Çünkü 28 yıl sonra Çine’de ilk defa bir 3. Lig maçı oynanacaktı.

Maç saatinden önce taraftarlar tribünleri yavaş yavaş doldurmaya başlamıştı. Sahanın her iki giriş kapısından da akın akın taraftar giriyordu. Tribünleri dolduran taraftarlar kadar, ayakta maçı izleyenler de vardı. Herkesin takımdan tek bir isteği vardı; O da galibiyet. Maç öncesi, takım galip gelmesi durumunda futbolcuları yemeye götürme planı bile vardı. Nitekim 90 dakika sonunda sahada oynanan basit futbol neticesinde elimizden bir 3 puan daha gitti. Futbolcuların maçı kazanmak adına sahada ekstra bir şey yapmadığını bir kez daha gördük. Hırs, mücadele ve özellikle o 1926 ruhunun futbolcularda olmadığını gördük. Hepsi sahada geziyor.

Buna birkaç örnek vermek gerekirse; Gölcükspor’un 9 numarası Aykut’u Çine Madranspor’un iki oyuncusu tutuyor, Çine Madranspor’un 9 numarası Burhanettin’i rakip takımın defansı kendi halinde bırakıyor. Geçen yıl takıma büyük destek veren Emre Balkı, geçen sezonu aratıyor. Bunlara daha çok örnekler verebiliriz. Futbolcular eğer tribündeki seyirciler kadar maçı kazanmak için mücadele verseydi, Madranspor üç puanı rahatlıkla alırdı.

Ama ortada şu gerçek var; seyircide olan ruh futbolcuda yok. Maçın sonlarında takımı destekleyen Sarı Zeybeklerin tezahüratları çok anlamlıydı. Taraftarın, “Ne zaman galibiyet diye umutlansak, hevesimiz kursağımızda kalıyor. Söylesene Gürkan hoca bu takım niye oynamıyor?” çok manidardı. Burada da yönetime büyük görev düştüğüne inanıyorum.