Çine İlçe Sağlık Müdürlüğü'nde görevli diyetisyen Şevkinaz Kallem, Kurban Bayramı'nda aşırı ve dengesiz kırmızı et tüketimi, sağlık açısından olumsuz sonuçlara sebep olabileceğini belirtti.

Kurban Bayramı yıl içerisinde kırmızı et tüketiminin en fazla olduğu dönem olduğuna dikkat çeken Çine İlçe Sağlık Müdürlüğü'nde görevli diyetisyen Şevkinaz Kallem, bayram boyunca beslenmede dikkat edilmesi gereken hususlar olduğuna dikkat çekti. Porsiyon kontrolünün sağlanması ve kahvaltının önemini vurgulayan Kallem, "Kurban bayramı boyunca beslenmemizde dikkat etmemiz gereken en önemli şey; yediklerimizin farkında olmak ve porsiyon kontrolünü sağlamaktır. Bayram boyunca güne yine mutlaka kahvaltı ile başlanmalıdır. Ama kahvaltı menülerinde yumurta tüketmemekte ya da sınırlandırmakta fayda var. Yine kahvaltıda yarım yağlı beyaz peynirler,çökelek, lor peyniri gibi daha az yağlı peynirler tercih edilmelidir. Kırmızı et proteinin yanı sıra doymuş yağ içeriği yüksek bir besin grubu olduğundan; özellikle kolesterolü yüksek, hipertansiyonu olan, kardiyovasküler hastalıkları olan bireylerin et tüketiminde daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Etler pişirilirken kızartma, kavurma yerine yağsız ızgara, haşlama, fırında pişirme yöntemleri kullanılmalıdır. Etli sebze, etli dolma gibi etli yemek yapılırken yemeğe ayrıca yağ ilave edilmemelidir. Etin yağı yemek için yeterli olacaktır. Ortadan yemek yerine kendi servis tabağınıza porsiyonlama yapmak hem farkındalık hem de kontrolü sağlamak açısından yardımcı olacaktır. Servis tabağı seçiminde ilk önce gözü doyurmak amaçlı ebatları daha küçük olanlar tercih edilmelidir. Et porsiyon miktarları bireye özgü değişmekle birlikte servis tabağının yaklaşık 1/4'lük (çeyrek) kısmında ete yer verilmeli, tabağın yarısını sebze oluşturmalı, diğer çeyrek kısmını da pilav, makarna, dolma, çorba, zeytinyağlı sebze yemekleri gibi yardımcı yemekler oluşturmalıdır." şeklinde konuştu.

"SİZİ KİLO ALMAKTAN KURTARACAKTIR"

"Kurban bayramı boyunca antioksidanlara ihtiyacın artacağını ve bu nedenle sebze ve meyve tüketimininde artırılması gerektiğini söyleyen Şevkinaz Kallem şöyle devam etti: Ana öğünlerde salata, ara öğünlerde meyve tüketilerek antioksidan alımı artırılabilir. Bayram ziyaretlerine aç bir şekilde gidilmemelidir. Bayramda tüketilen yiyecekler kadar içeceklere de dikkat edilmelidir. Kahvaltıdan önce, yemeklerden önce, yemek sırasında su içilerek hem su tüketimi artırılmış, hem mide dolgunluğu daha kolay sağlanacağından tokluk hissi daha erken gelmiş olur. Hem de bayram boyunca yaşayacağınız hazımsızlık, şişlik, kramp gibi sindirim problemleri yaşamanıza engel olacaktır. Sofralarda gazlı içeceklerle, şerbet, limonata gibi asitli, karbonatlı, şekerli içecekler yerine şekersiz limonata, sade maden suyu, ayran, sade kefir gibi sağlıklı içeceklere yer verilmelidir. Börek, çörek, pasta, kek gibi hamurişleri ve şerbetli tatlılar yerine daha hafif sütlü tatlılar tercih edilebilir . Ve tüm bunlara ek olarak yemekten sonra 45-60 dakikalık orta tempolu yürüyüşler bayram boyunca sizi kilo almaktan koruyacaktır. Herkese mutlu,keyifli, bol ziyaret ve sohbetli ama bir o kadar da dengeli bir bayram diliyorum." (OSMAN YURTTAŞ)