Eski Aydın Belediye Başkanı Hüseyin Aksu, tvDEN ekranlarında hafta içi her akşam izleyiciyle buluşan Gazeteci Emin Aydın'ın hazırlayıp sunduğu 'Emin Aydın'la Baş Başa' programının konuğu oldu. Aksu, "Aydın, bizim 20 yıl önce bıraktığımız yerde kaldı" dedi.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Aydın Belediye Başkanlığını bırakalı uzun zaman olmasına rağmen hala şehirde sadece kendisinin hizmetlerinin konuşulduğunu ve başkaca bir şey yapılmadığını söyleyen Eski Aydın Belediye Başkanı Hüseyin Aksu, "Bu sözü ben çok duyuyorum. Bundan da çok gurur duymuyorum. Yaklaşık 19 yıl önce görevi bıraktım. Neredeyse çeyrek asır olmuş. Hala benim yaptığım hizmetlerin konuşuluyor olmasının bir çok nedeni var. Çünkü bizim sekiz buçuk yılda Aydın'a kazandırdığımız eserlerin üzerine çok fazla bir şey yapılmadı. Ne merkezi idare yaptı ne de Belediye yaptı. Özellikle ben görevden ayrılırken kafamdan geçirdiğim gelişmelerin hiç birini göremedim. Aydın merkez için de söyleyebilirim, diğer ilçeler için de söyleyebilirim, benim bıraktığım yerde duruyor. Hatta bugün baktım Polis Okulu'nun orada mıcır asfalt döküyorlar, benim açtığım ham yol Turgut Özal Bulvarını 200 metrelik Polis Okulu'nun hizasında bir bölümüne asfalt döküyorlar çünkü ben orayı 20 sene önce açmışım. Ya bunun devamı var, şunu da açın. Yol açmak zor iştir, asfalt dökmek kolay bir iştir. Yol açmanın zorluğunu dışarıdan vatandaşa anlatmak mümkün değil çünkü o yolu açarken vatandaşı mülkiyetinden kopartıyorsunuz, terk ettiriyorsunuz. Onun için siyasetçi pek yol açmaya yanaşmaz. 20 senedir de hiç yol açılmadı. Bütün yollarda, bu yollar Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmıştır diye tabelalar görüyorsunuz. Emin olun ki hiçbir tanesi Büyükşehir Belediyesi döneminde yapılmadı. Hepsini biz 20 sene önce büyük emekler vererek, büyük kavgalar geçirerek, kimi zaman yargılanarak açtık. Aydın, bizim 20 yıl önce bıraktığımız yerde kaldı" dedi.

"BİR TANE İSMİMİZİ TAŞIYAN, FOTOĞRAFIMIZI KOYDUĞUMUZ TABELA ASMADIK"

Gazeteci Emin Aydın'ın, "Siz de bir sürü delegasyon yapıp, adamlarınızı ortaya koyup her yere hakim olabilirdiniz, bütün siyasi partilerde sizin adamlarınız olurdu, neden böyle bir şeyi seçtiniz?" sorusuna Aksu, "Bir kamu görevine geldiniz, Belediye Başkanlığı veya başka bir görev. Bakanlık olabilir, Milletvekilliği olabilir. Bütçesi olan bir kurumun, şirketin başına geldiniz, orada elinizdeki bütçeyle mümkün olduğu kadar fazla hizmet, fazla ürün çıkarmaktır, amaç budur ama siz nasılsa devletin malı, devletin parası deyip de onu şahsi çıkarlarınız için nasıl kullanırsınız. Örneğin bana geliyorlardı, ben öyle basında trol satın alayım, benim lehime haber yapsınlar gibi bir derdim olmadığı için, İstanbul'dan Belediyecilik bilmemnesi diye bir dergi geliyor, Türkiye'deki bütün kurumlara basıyor, dağıtıyor. Diyor ki size burada bir haber yapalım, çok güzel işler yapmışsınız bunları halka duyuralım, bütün Türkiye duysun. Yani hakikaten bütün Türkiye'nin duyması gereken işler de yapmışızdır. Bir kent bilgi sistemi kurmuşuz, dünyada örneği yok. Bundan 25 sene önce daha dünya navigasyonu bilmezken biz Aydın'da navigasyona eş değer bilgisayar uygulamaları yapmışız. Bir alt yapı yapmışız, bir galeri sistemleri yapmışız, Belediye alt yapı fabrikası kurmuşuz. Bunların hepsi flaş konular. Peki yapın haberler güzel, bunlar dev eserler. Biz 10 bin tane basacağız, 2 binini size satacağız, kaç para? Bugünkü parayla 100 bin lira. 100 bin lirayla ben 2 tane park inşa ediyorum kardeşim. Kendi reklamımı yapmak için ben sana o parayı veremem. Bütün bunları esirgedik. Bunların hepsi devletin parasıyla yapılıyor. Bir tane ismimizi taşıyan, fotoğrafımızı koyduğumuz tabela asmadık. Bugün tam 20 bin tane tabela var Aydın Büyükşehir sınırları içinde. Bunu Belediye'nin bütçesiyle yapıyorsanız bu israftır, yazıktır, halkın parasını çarçur etmektir. Başka hiçbir şey değildir" ifadelerini kullandı.

'YARGI DEVLETİN ANA ERKLERİNDEN BİRİSİDİR'

Aksu, 'Ben de Belediye Başkanlığı yaptım, çok davadan yargılandım. Yargıyı hiçbir zaman suçlamayalım. Yargı bir devlettir, yargı devletin ana erklerinden birisidir. Yargının içerisinde çiğ süt emmişler olabilir. Çok yakın bir geçmişimizde biliyorsunuz yargının içerisinde bir FETÖ yapılanması ayıklanmaya çalışıldı ama hiçbir zaman bunu yargı olarak isimlendirip, hedef göstermemek lazım. Yargı tarafsızdır, bağımsızdır ve yargı kendi kuralları yani kanun hükümlerine ve delillere göre hareket eder. Sizin götürdüğünüz delil yetersizdir, sonuca gidemeyebilirsiniz. Hep şunu ayırt edemez vatandaş, biri bir suç işler minareyi çalar, kılıfını hazırlamıştır, yargıya götürürsünüz, delil yetersizliğinden ispatlayamazsınız. Bu onun suçsuz olduğu, o suçu işlemediği anlamına gelmiyor. Delil yetersizliğinden beraat de edebilir ama o gerçeği yukarıda Allah var bilir, sokakta da vatandaş var hisseder. Dolayısıyla biz yargıya yönelik hiç bir eleştiri yapmayalım. Bugün bizim hakimlerimiz, savcılarımızın hepsinin dürüst, ahlaklı ve kanunları iyi bilen kişiler olduğunu kabul ediyorum ben. İçlerinde çürük varsa onu da devlet ayıklasın, o da benim görevim değil. Bir Belediye Başkanı'nın yargıya, kurumlara hakim olabilmesi mümkün değildir, bunu kabul etmem ancak şu var, tabi ki sempati duyan 1-2 kişi çıkabilir içlerinde, onu bilemem. Somut olaya gelelim biz bir tespit davası istedik sayın yargıcımız hukuki yarar görmediği için tespiti kabul etmedi. Bunda da haklı olabilir çünkü emsallere göre durduk yerde niye istiyorlar, yargı Noter değildir, her istediğinizi gelip tespit edemem, gerekçe isterim, hukuki bir anlaşmazlık olmadan herhangi bir şey tespit edemem, hukuki bir anlaşmazlık varsa onu da tespit etmeyebilirim. Neden? Hukuki anlaşmazlığın içinde bilir kişi tayin edilsin, o tespit etsin diyebilir. Yani bunlara bu gözlükle bakın. Hiçbir zaman yargıyı, yargı başlığı altında eleştirmeyelim. Ben eleştirmem, sen de eleştirme" diye konuştu.

"AYDIN'I, AYDIN YAPAN ADAM HÜSEYİN AKSU DEMİYORLAR MI?"

Gazeteci Emin Aydın'ın, "Sayın Çerçioğlu'ndan diğer Belediye Başkanları'na kadar herkese stüdyomuz açık bizim. Herkese, bütün siyasi partilere sonuna kadar kapımız açık. Gelsinler burada kendilerini ifade etsinler, sorulara cevap versinler. Maalesef şöyle bir dayatma var. Sadece beni göstermiyorsan, ben oraya gelmem ve senin orada olmana da izin vermem gibi hep bir karşı tarafa koyma durumu var. Bizi taraf olmaya zorlamalar var" açıklamasına Aksu, "Bu karakterle ilgili bir şey, üslupla ilgili bir şey. Bana göre de yanlıştır, hatalıdır. Bu üslubun sonu yok. Sen kendi bürokratını, kendi gazetecini kendi lehine haber yapması için, seni lanse etmesi için, algı yaratması için sadece o amaçla tutarsan yanında, sen Belediye'nin kaynaklarını sadece kendi reklamın için harcarsan bu sürdürülebilir bir davranış değil. 10 sene seçerler, 15 sene seçerler, belki 25 sene de seçerler ama ileride hiç iyi anılmazsın. Bakın ben görevdeyken bana ne kadar kızanlar vardı, tüfekle kovalayanlar vardı, şimdi çoğu anladılar ki benim yaptıklarım doğru. 20 sene geçmiş hala Aydın'ı, Aydın yapan adam Hüseyin Aksu demiyorlar mı? Bundan daha güzel miras var mı arkadaş? Ben nasıl yaptım da bu şekilde anılıyorum, bir göz atsınlar" dedi. (SELİME AYDEMİR)