Eğitim ve Bilim İşgörenleri (Eğitim İş) Sendikası Çine Şubesi, düzenlenen törenle açıldı.

Açılışa, CHP Çine İlçe Başkanı Tayfun Şahin, Çine Belediye Başkanı Enver Salih Dinçer, Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası Aydın Şube Başkanı Şaban Özdemir, Belediye İş Sendikası Aydın Şube Başkanı Hidayet Yaman, Tüm Yerel Sen Aydın Şube Başkanı Levent Coşkun, ADD Çine Şube Başkanı Ayşe Aşkar, Eğitim-İş Nazilli Şube Başkanı Abdullah İçöz, Eğitim-İş Karacasu Temsilcisi Erkan Tosun ve çok sayıda davetli katıldı.

Eğitim-İş Çine Şube İlçe Yönetiminde şu isimler yer aldı: Erkan Şahin, Hicabi Solak, Orhan Uygur, Çağrı Barutçu, Kamil Aslan, Ali Kafes, Yusuf Başoğlu.

"ÇİNE BELEDİYESİ OLARAK GURURUNU YAŞIYORUZ"

Çine Belediye Başkanı Enver Salih Dinçer, "Tüm eğitimcilerimizin otak hak ve çıkarlarını korumak için kurulan sendikamızın Çine Şubesini açmak için toplandık. Çine Belediyesi olarak sendikalaşmanın önemini çok iyi biliyoruz. Bugün itibariyle Belediyemiz bünyesinde memur ve işçi tüm çalışanlarımızın sendikalı olmasından dolayı gurur duyuyoruz. Çine'de açılan bu şubemiz tüm eğitim camiasına hayırlı olsun" dedi. Eğitim-İş Çine Şube Başkanı Erkan Şahin davetlilere, "bu anlamlı günde bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim" dedi.

"EĞİTİM İŞ YAPILANLARIN HESABINI SORACAKTIR"

Açılışta konuşan Eğitim-İş Aydın Şube Başkanı Şaban Özdemir, şunları söyledi:

"Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi, Eğitim-İş sendikasızların sendikası diye çıktığımız onurlu mücadelede 9 yılı geride bıraktık. Atatürk'e ve devrimlerine yürekten bağlı adalet, eşitlik, özgürlük gibi evrensel değerleri kendisine ilke edinmiş bir emek örgütüdür, Eğitim-İş. Emeği en yüce değer sayıp, Cumhuriyet'in kazanımları ve Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerinden ödün vermeyerek, laik, bilimsel, demokratik ve parasız eğitim talebimizle, bağımsız sendika, tam bağımsız Türkiye idealiyle her geçen gün daha da güçlendik. Gerici, bölücü ve ırkçı eylemlere ve söylemlere karşı verdiğimiz mücadele tarihte yerini alacaktır. Çıkara, ranta koltuklara tenezzul etmediğimiz gibi haksızlık, hukuksuzluk ve yolsuzluklara da sessiz, tepkisiz kalmadık. Cumhuriyetin kazanımlar, Atatürk2ün devrimlerine saldırılar hızla hınçla artarken, "bana değmeyen yılan bin yaşasın" demedik. Cumhuriyet'in aydınları Mustafa Kemal'in öğretmenleri olarak, onurluca, yüreklice gerekeni üzerimize düşeni yaptık. Yöneticilerin, idarecilerin devletin değil iktidarın güdümüne girdiği, iktidarın yöneticileri olduğu bir dönem yaşıyoruz. Devlet adamlığı vasfını ve yetkilerini bırakıp emir ve talimatlarını yerine getirir duruma geldiler. Mahkeme kadıya mülk değildir. Ulu önderin deyimiyle, 'geldikleri gibi gidecekler.' Ama elini kolunu sallaya sallaya değil, yaptıklarının hesabını vere vere gidecekler. Hiç kuşkunuz olmasın Eğitim-İş yapılanların hesabını soracaktır." (OSMAN YURTTAŞ)