16 Nisan 2024, Salı

"Yangınlarla mücadele için piyade gücümüz yetersiz"

5 Ağustos 2021, Perşembe 12:29

     


Emekli Muğla Orman Bölge Müdür Yardımcısı, Orman Mühendisi Fevzi Köse, tvDEN'de Gazeteci Emin Aydın’ın hazırlayıp sunduğu ‘’Emin Aydın’la Baş Başa’’ programının konuğu oldu. Çıkan yangınlarla ilgili bilgilendirmeler yapan Köse, "Yangınlarla mücadelede piyade gücümüz yetersiz ve tecrübesiz" dedi.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Köse, ‘’Şu anda maalesef Karacasu Bozdoğan arasında büyük bir yangın yaşıyoruz. En son aldığım haber, Karacasu bölge aracımız yanmış, bir itfaiye arazözümüz yanmış. Marmaris yangını da maalesef çok büyüyerek devam ediyor. Cumhuriyet tarihinde bu kadar büyük ve insanımızın zarar gördüğü yangınlar görmedik. Özellikle Manavgat yangını. Aynı anda çok geniş alanlarda ve orman köylüsünün insanlarımızın tarım alanlarının çok büyük zararlar gördüğü yangınlar yaşıyoruz. Üç binlere yaklaşan evimiz yandı köylümüzün, yine büyük oranda büyükbaş küçükbaş hayvanlar bunun yanında ormanın içerisindeki yaban hayatının gördüğü zararın haddi hesabı yok. Ülke olarak çok büyük bir zarar görüyoruz şu anda. İnsanların moral motivasyonu çok kırıldı ama yeneceğiz. Aydın’da ve ülkemizde bir anda en fazla can kaybının olduğu yangın 6 eylül 1985’te Davutlar’da yaşadık maalesef. O zaman 14 asker ve bir yangın işçimizi bir yangında kaybettik. 15 şehit verdik 1 yangında. Böyle bir kötü anımız var Aydın için. Dilek Yarımadası Milli Parkı yangını var 1996’da. O da çok büyük alanlarda Aydın’a zarar verdi. Bunun gibi çok yangınlarımız var ama esas alan ve can kaybı olarak en büyük yangınlarımız Aydın’da bunlardı. Türkiye genelinde Marmaris’te çok büyük bir yangın yaşamıştık ama yerleşim alanlarına değil de ormanlık alanda büyük zarar olmuştu. Şu andaki Manavgat ve Marmaris yangınları ve Menteşe ile Kavaklıdere yangını en çok yerleşim alanlarına zarar veren yangınlar. Alanlar olarak çok büyük kayıplarımız var. Bu Marmaris yangını aynı zamanda Türk arıcılığına da çok büyük ekonomik zarar veriyor çünkü çam balı üretiminde ülkemizin ve dünyanın en önemli noktalarından birisi. Marmaris’te çam balı üretiminde bundan sonra çok büyük bir zarar gördü arıcılarımız ve Türk ekonomisi olarak köylümüz aynı şekilde çok büyük zarar var’’ dedi.

‘’ORMAN YANGINLARININ ÇIKIŞ NEDENİNİN ANA FAKTÖRÜ İNSAN’’

Köse, ‘’Ormanı yakan en büyük sebep havadaki nem oranının çok düşük olması. Biz ormancılar yüzde yirmi altına indiğinde nispi nemin çok büyük bir tehlike arz ettiğini görüyoruz o zaman. Nispi nemin düşüklüğü ile beraber bir de rüzgar olursa artık çok büyük bir tehlike arz ediyor. Mesela Manavgat yangınında nispi nem yüzde yedilere düşmüş. Yani kupkuru bir hava düşünün kendi kendine neredeyse ağaçlar tutuşacak. Şu anda yüzde onlar civarında Muğla Aydın bölgesinde nispi nem. Nispi nemin bu kadar düşük olması ver aynı zamanda karadan esen rüzgarların şu anda etkili olmasından dolayı orman yangınları maalesef çok büyüyor. Büyümesine neden olan en büyük faktör nem ve rüzgar. Sıcaklık üçüncü derecede etkili. Orman yangınlarının çıkış nedeninin ana faktörü insan. Bu insanımızın ihmalinden, dikkatsizliğinden kasıtlı yangınlarda olabiliyor mesela Manavgat yangınının sabotaj olduğu kesin gibi bir şey. Bunun yanında diğer kasıtlı orman yangınlarının da çıktığı oluyor maalesef ama gittikçe kasıtlı orman yangınları azalıyor. Halkımız daha fazla bilinçleniyor’’ dedi.

‘’ARAZÖZLERİMİZDEN YATANLAR VAR KULLANILMIYOR’’

Köse, ‘’Orman yangını veya ormanla iç içe yaşamak hakikaten tam bir içselleştirme ister. Ormanın içerisinde yaşamış, ormanı tanıyan bilen insanlar olması gerekir. Olsa da oradan gelse bile mutlaka bir eğitim ve tecrübe olması gerekir. Yoksa biz 1985 yılında 14 tane askerimizi neden kaybettik? Bu çocuklarımız bizim 19-20 yaşında hayatında belki hiç ormana gitmemiş askerlerimizi oraya götürdük. Tecrübesiz, ormanı bilmiyor, orman yangının söndürmeyi bilmiyor 14 tane askerimiz orada kaybettik. Aynı şekilde özel ekiplerde de aynı şeyi yaşayabiliriz. Ben onun kesinlikle düzeltilmesini ve kadrolu, mevsimsel kadrolu en azından işçilerin çalıştırılması gerektiğini düşünüyorum. Piyade gücümüz yetersiz ve tecrübesiz. Eskiden terörle mücadelede ne yapılıyordu, bizim askerlerimiz 19-20 yaşındaki çocuklarımızla mücadele ediyorduk ve çok kayıp veriyorduk. Sonra ne oldu devlet şunu gördü, profesyonel Jandarma Özel Harekat, Polis Özel Harekat, Özel Kuvvetler gibi yetişmiş profesyonel ekipler kurdu. O zaman ne oldu biz terörün kökünü kazıdık mı. Aynı şekilde orman yangınlarıyla ilgili mücadelede de profesyonel, tecrübeli yetişmiş kadrolarla biz mücadele etmemiz lazım. Biz bugün o noktada eksiğiz. Şimdi benim tespitlerimde en son arazöz sayımız yani tanklarımız var sayısal olarak yeterli ama inanın bugün maalesef üzücü yeterli personel olmadığı için bizim arazözlerimizden yatanlar var kullanılmıyor’’ dedi.

‘’ÜLKEMİZİN ORMANLARI ÇOK DAĞLIK VE KIRIK ARAZİLERDE’’

Köse, ‘’Hükümet olarak helikopter sayısını arttırmışlar. Otuzun üzerinde kiralanan helikopterimiz var. Bu güzel bir rakam. Çünkü eskiden biz 15-17 gibi rakamlardaydık, otuz beşe çıkması güzel bir gelişme ama Kara Gücü’nü ihmal etmişiz. Ülkemizin ormanları çok dağlık ve kırık arazilerde. Dağlık ve kırık arazilerde biz havadan müdahaleleri genelde helikopterle olmasını tercih ediyoruz. Çünkü helikopter her yerden su alabiliyor. Yani 2-2.5 metre derinliğinde herhangi bir havuz olduğunda helikopter 10 metre çapı var diyelim alır suyunu hemen atar. Ve bu yönde orman teşkilatı çok büyük bir çalışma yaptı. Orman içerisinde su toplama çukurları dediğimiz 5 kilometrede bir bu çukurları yaptı. Bunları helikopterlerimiz alıyor atıyor. Bizim ortalama helikopterle müdahalemiz 5 dakika. 5 dakikada bir su atabiliyor yangına müdahalede açısından. Uçaklar da şu var, bu şu anda Türk Hava Kurumu’nun elinde olan uçaklarda olsun veya üç tane Rusya’dan kiralamışız bu uçaklar 10 tonluk su atıyor ama her yerden su alamaz ya deniz olacak veya çok büyük göl olacak veya çok büyük baraj sahası olacak. İniş kalkış için su üzerinde bir kilometrelik piste ihtiyacı var. Yani bir kilometre uzunluğunda aralıksız suyu alıp kalkabileceği bir su pistini düşünün. Her yerde yok ki bu. Her yerde baraj yok, deniz her yere çok yakın değil’’ dedi.

‘’BÜTÜN GÜÇLER PARÇALANMIŞ DURUMDA’’

Köse, ‘’Muğla Orman Bölge Müdürlüğü olarak bu yangınlara müdahale ediliyor yani Karacasu’dakine. Şanssızlık Marmaris’te çok büyük bir yangın var aynı anda Bodrum’da var, Kavaklıdere Menteşe bölgesi var. Birde Karacasu var. Bütün güçler parçalanmış durumda. Yeterli ekip, ekipman, güç şu anda yangınlara verilemiyor. Şimdi Aydın’ı böldünüz mü Muğla’yla ne olacak Aydın kendine yetmez ki büyük yangında. Aydın’daki mevcut ekiplerin tamamını siz Karacasu yangınına koysanız şu anda yine etmez. Mutlaka dışarıdan güç gelmesi lazım. Tahmin ederim Denizli’den, Uşak’tan, Kütahya’dan ekipler kaydırılıyordur. Biz de çok ileriden Kütahya’dan, Bursa’dan, Uşak2tan her yerden ekipler getirilir. Orman yangınlarını ve ormanları kesinlikle siyaset dışında ele alalım diyorum. Siyasi malzeme konusu yapmayalım. Bunları muhalefet iktidar olarak hep birlikte bu sorunları nasıl aşabiliriz, Meclis Araştırma Komisyonu mutlaka devreye girmeli ve gereken Kanun Yönetmelik Değişiklikleri yapılarak ormanlarımıza daha fazla sahip çıkmamız sağlanmalı. Orman teşkilatının da güçlendirilmesi lazım ve liyakatla yönetimin mutlaka sağlanması lazım. Liyakatla yönetim sadece Orman Teşkilatı için demiyorum Türkiye’de bütün kurumlar liyakatla yapılandırılması lazım. Bunun maalesef biz ülke olarak, Türk milleti olarak başaramadık. Dün de tam sağlayamıyorduk bugün de tam sağlanamıyor. Bugün belki ben biraz daha negatif görüyorum durumu, liyakatla yönetim sağlamamız lazım o zaman daha iyi bir yönetim ve organizasyonla daha başarılı olacağımıza inanıyorum’’ ifadesini kullandı. (ELİF DUMANOĞLU) 







 
Son Eklenen Haberler